Fotograf: Tabiatta mevcut varlýklarýn veya þekillerin görüntülerinin ýþýða duyarlý kaðýt veya film üzerine ya da digital ortamlara yazýmlanmasýyla elde edilen ürün.

Obtüratör(Örtücü): Film düzlemine ulaþacak olan ýþýk miktarýnýn filmi ne kadar süre ile etkileyeceðini belirleyen mekanik parça. Saniyenin kesirleri ile ifade edilirler. (T, B, 1 saniye, 1/2sn , 1/4sn, 1/8sn, 1/15sn, 1/30sn, 1/60sn, 1/125sn, 1/250sn, 1/500sn, 1/1000sn …..)

Objektif: Genellikle birden fazla mercek elemanýndan oluþan ve temel iþlevi film düzlemi üzerine seçik görüntü düþürmek olan parça. Dar açýlý, normal, geniþ açýlý ve zoom olmak üzere dört tem baþlýk altýnda ele alýnabilir.

Diyafram: Fotoðraf makinalarýnýn objektiflerinde açýlýp kýsýlarak filme ulaþacak ýþýk miktarýný ayarlayan parça.

Vizör (Bakaç): Makinada oluþan görüntünün olabildiðince aynýný gösteren ve mercekler düzenine dayanan parça.

Flash: Kýsa süreli fakat çok parlak ýþýk yayan yapay aydýnlatma kaynaðý.

Pozometre(Iþýk ölçer): Fotoðrafý çekilecek bir cisim üzerine düþen ya da ondan yansýyan ýþýk miktarýný ölçmek amacýyla kullanýlan elektronik araç.

Emniyet Iþýðý: Karanlýk odada kullanýlan film ve kartlarý etkilemeyen kýrmýzý, koyu yeþil ve turuncu çalýþma ýþýðý

Tripot (Üç ayaklý sehpa): Fotoðraf çekiminde ortaya çýkabilecek sarsýntýlarý önlemek için kullanýlan araç.

CCD: Dijjtal fotoðraf makinelerinde görüntü yazýmlamayý destekleyen teknoloji. Bu makinelerde, pozometrelerde kullanýlan ve ýþýða karþý çok hýzlý tepki veren silikon hücrelerinin milyonlarcasýnýn biraraya gelmesiyle oluþan CCD (Charged – Coupled – Device) teknolojisi kullanýlmaktadýr. Bu teknoloji ile görüntüler artýk film gibi bir elemana deðil, doðrudan sayýsal ortamlara yazýmlanmaktadýr.

LCD (Liguid-Cyrstal-Display): Digital fotoðraf makinalarýnýn renk hassasiyetini gösteren ön izleme ekranýdýr. Bununla görüntüler çekilirken izlenebilir ve gereken deðiþiklikler yapýlabilir.

Digital Fotografçýlýk: Görüntüleri film yerine doðrudan digital (sayýsal) ortamlara kaydeden teknolojilerin genel adý.

Yarý digital fotoðrafçýlýk: Opak veya saydam görüntülerin scannerda taranarak bilgisayar ortamýna aktarýlmasý ve yeniden düzenlenmesi iþlemlerine verilen ad.

Film: Fotoðraf çekilecek konunun görüntüsünü saptamak için ýþýða duyarlý madde ile kaplanmýþ saydam taþýyýcý.

Maskeleme: Fotoðraf baskýsý sýrasýnda görüntünün belirli bölgelerinin ýþýk almasýný önleyerek tonlarýn istenilen biçimde elde edilmesini saðlayan yöntem.

Emülsiyon(Duyarkat): Fotoðraf film ve kaðýtlarýnda, görüntünün oluþturulabilmesi için kullanýlan ve gümüþ tuzlarýndan oluþan ýþýða karþý duyarlý katman.

Gamma ve Gradasyon: Bir fotoðraf malzemesinin sertlik ve yumuþaklýk bakýmýndan eriþebileceði maksimum siyahlanma derecesine gradasyon denir. Gamma ise gradasyon ölçü birimidir ve bir fotoðraf malzemesinin sertlik veya yumuþaklýk derecesini sayýsal olarak ifade eder.

Negatif: Duyarkat üzerinde çekim ve geliþtirme iþlemlerinden sonra oluþan fakat gerçekte parlak olan yerlerin siyah, karanlýk olan yerlerin ise açýk çýkdýðý ters görüntü.

Diapozitif: Renkli veya siyah-beyaz saydam resim. Pozitif görüntü olarak perdeye yansýtýlarak kullanýlan film türü.

ASA, ISO ve DIN: Filmlerin ýþýða karþý duyarlýlýklarýný belirleyen ölçü birimi ASA, Amerikan standardýný, DIN Alman Standardýný, ISO ise uluslararasý fotoðraf film standardýný ifade eder.

Roll film: Bir tarafý ýþýða karþý duyarlý duyarkat ile kaplanmýþ ve diðer tarafý kývrýlmaya karþý iþlem görmüþ plastik kaplý ince saydam film.

Opak: Iþýk geçirmeyen ve saydam olmayan malzeme. Örneðin renkli veya siyahh beyaz karta basýlý fotoðraflar birer opaktýr.

Agrandizör: Negatiflerin kendi orjinal boyutlarýndan daha büyük boyutlarda basýlabilmesini saðlayan optik araç.

Kontak Baský: Filme çekilmiþ görüntünün; baþka bir film, kart ya da kalýp üzerine konularak pozlandýrýlmasý.

Spiral: Fotoðraf filmlerinin banyosunda kullanýlan ve banyolarýn filmin bütün satýhlarýna homojen (dengeli ) olarak temas etmesini saðlayan metal ya da plastikten üretilmiþ karanlýk oda ekipmaný.

Film Banyo Tanký: Çeþitli boyutlardaki filmlerin banyo edilmeleri için, ýþýk geçirmeyen fakat kimyasal eriyiklerin doldurulup boþaltýlmasýný olanaklý kýlan ve böylece filmlerin banyo edilmesi iþlemlerinin ýþýk altýnda da yapýlabilmesini saðlayan, çelik ya da bakalit gibi maddelerden yapýlmýþ kaplardýr.

Developer (Geliþtirici): Iþýða karþý duyarlý malzemelerde ýþýk görmüþ gümüþ tuzlarýný ayrýþtýrarak siyah metalik gümüþe dönüþmesini saðlayan kimyasal bileþimlerdir. Film ve kart banyosunda ilk uygulanan banyo geliþtirici banyodur. Bu banyoda, kart üzerine pozlanan gizli görüntü görülebilir hale gelir.

Fikser(Saptama Banyosu): Iþýða duyarlý malzemelerde poz görmeyen kýsýmlardaki emülsiyonun atýlmasýný saðlayan banyo iþlemi. Film artýk ýþýktan etkilenmez hale gelir.

Paspartu: Bir resmin, çevresinde geniþçe bir çerçeve oluþturacak biçimde ortasýna yerleþtirildiði kalýn karton veya mukavva üzerinde yapýlan sergiye hazýrlýk çalýþmasýna verilen isim. Paspartu üzerinde eserin kendisinden baþka, eser asahibini ve eserin adýna iliþkin bilgiler yer alýr.

SLR (Single Lens Refleks): Tek objektifli refleks makinalardýr.Görüntüyü doðrudan doðruya objektiften alarak bir ayna düzeneði yardýmýyla vizöre iletirler. Bu nedenle makinanýn objektifi deðiþtirildiðinde ya da objektif önüne herhangi bir filtre takýldýðýnda ortaya çýkan etkiler vizörden izlenebilir.

TTL: Kendi bünyesinde ýþýk ölçümü yapan fotoðraf makinesi özelliði .

Silicajel: Fotoðraf makinalarýnýn ve ekipmanlarýnýn nemden zarar görmesini önlemek amacýyla fotoðraf çantalarýna ya da bu ekipmanlarýn saklandýðý dolaplara konulan, nem emici özelliði bulunan bir madde.

Retüþ:
1. Gerekli film düzeltmeleri, filmde istenmeyen yerlerin abdekle kapatýlmasý.

2. Bozuk, kýrýk fotoðraflar üzerinde geleneksel yöntemle fýrçalar, düzeltme kalemleri ve boyalarla veya bilgisayar ortamýnda yapýlan düzeltme iþlemlerinin genel adý

Filtre: Ýçinden geçen ýþýðýn özelliklerinde çeþitli deðiþiklikler yaratan cam, jelatin ya da asetattan yapýlmýþ çeþitli renklerdeki araçlardýr. Fotoðraf makinasýnýn objektifine takýlan düzeltme ya da özel efekt amaçlý filtreler olabildiði gibi karanlýk odada renkli fotoðraf baskýsý için kullanýlan renk filtreleri ya da reprodüksiyon (renk ayrým) filtrelerinden söz edilebilir.

Kontrast: Bir görüntünün en aydýnlýk ve en karanlýk kýsýmlarý arasýndaki ton farklýlýðý. Kontrastý etkileyen faktörler; konunun aydýnlatma oraný, objektifin özellikleri, duyarlý malzemelerin özellikleri, banyo edilme oraný, agrandizörün özellikleri ve yüzey dokusu.

Dekupe: Bir bütünden belli biçimlerde parçalar kesme ya da bir görüntünün etrafýný boþaltma iþlemi.

Fotoflue: Fotoðraf filmlerinin yýkanmasýndan sonra en son aþamada suya damlatýlarak film üzerinde kireç vb. lekelerin oluþmasýný önleyen sývý kimyasal madde.

Makro Fotografi (Close- Up / Yakýn Plan) : Fotoðrafý çekilen uzatma tüpü, yakýnlaþtýrýcý mercek, körük gibi bazý özel ekipmanlar kullanarak, konunun yakýn plan görüntülerini saðlayan fotoðraf tekniði.

Mikro Fotografi: Boyutlarý çok küçük olan, çýplak gözle görülmeyen bir konunun mikroskop yardýmýyla defalarca büyütülerek ayrýntýlý görüntülerinin elde edilmesine iliþkin uygulamalarýn tümü. Mikrofotografi, daha çok fen bilimleri alanýna (týp, ziraat, biyoloji, kimya vb) hizmet eder.

Alan derinliði: Üzerinde odaklama yapýlan cismin önünde ve arkasýnda oluþan seçik alandýr. Alan derinliði yüksek olan fotoðraflarda görüntünün tamamý nettir. (Örneðin, manzara fotoðraflarý) Alan derinliði düþük olan fotoðraflarda ana konu net, ana konunun önünde ve arkasýndaki boþluk fludur.